tema ekle


   
  <meta content="0;URL=http://www.kabakinim.com" http-equiv="refresh" />
 

 


                                                     


  


                                                                       ÖZ ELEŞTİRİ 
Konferans, seminer, kurslar düzenlemek, derneğin amacını gerçekleştirecek her türlü Radyo, Internet, gazete, dergi yayında bulunmak. 1-) Kendi isteği doğrultusunda kendini ön plana çıkartmak Üyelerin ve aile bireylerinin boş zamanlarını iyi sağlıklı ve faydalı bir biçimde geçirebilmeleri için kar amacı gütmemek koşulu ile sosyal kültürel ve dinlenme tesisleri kurmak, kiralamak ve yönetmek, spor karşılaşmaları düzenlemek .2-)Radyo açarak bir araya topladık kültürel sosyal faaliyetlerimizi insanları uyutarak iyi gerliştiriyoruz Üyeler ve aile bireylerinin sosyal ilişkilerini geliştirmek amacıyla toplantı, eğlence, yemek, balo düzenlemek. 3-)Köyde ? Gayrimenkul alıp, satıp, kiraya vermek.4-) Ne alınıp satılmış? Köyümüz nüfusuna göre, derneğimizin üye sayısı çok düşük, üye sayımızı nüfusumuza orantılı hale getirmek.5-)Köyümün hangi kişilerine karşı eşit davranılmış da üye sayısı arttırılmaya çalışılıyor.İkicilik ayırımcılık.Ben yapmadım yapılıyor.? Köyde tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar için, yaptıkları işlerin daha profesyonel olabilmesi için gerekli desteğin sağlanması.6-)Kime destek verilmiş veya önerilmiş. Köyümüzde ki yoksul ailelerin Nakit, Giyim, Gıda yardımında bulunmak,7-)Hangi yoksula yardım yapılmış. Köyümüzde Tarım ve Hayvancılık konusunda gerekli eğitim ve seminer vermek,8-) Kime ne seminer verilmiş. Kim ne bilgi edinmiş. Eğitim Hizmeti alan öğrencilere gerekli Burs, Giyim, Gıda, Kira yardımında bulunmak ve temin etmek, 9-)Köyümüzün hangi yoksuluna yardım edilip elinden tutulmuş ki burs,gıda,giyim,kira yardımı da yapılmış. Köyümüzdeki su, yol, çevre temizliği, mesire alanı sorunlarını çözmek,10-)Çamları diktik ,mezarları yaptık, yolları asfaltladık,suyu bulduk getirdik şarıl şarıl akıyor??? Köyün tarihi dokusunu korumak ve ormanlık alanlarını oluşturmak. 11-) Köyümüzün öyle bir manzarası var ki üzerlikleri gören çam sanıyor.Bu şekilde çamlandırılıp yeşil alana bürüdük. __Egri oturalım dogru konuşalım, birazda ya iki kişi bir araya gelipde bir diyalok kuramıyoruz. Daha paylaşımcı olamamışız. Kişilere karşı saygılı, hoş görüşülü olmasını hazmedemiyoruz. Birde kalkıp köyü yönetmeye kalkışıyoruz. Bir bakıyorsununuız bir gün çam dikiyoruz, birgün bakıyoruz su getiriyorsunuz ,bir bakıyoruz muhtar adayı cıkarıp, muhtar seciyorsunuz bunları yaparken de bir tarafa sormadan kendi başınıza bir karar alıyorsunuz . Ya oldunuz gibi görünün yada göründünüz gibi olun. Oturup buradan bende ahkam keserim ama icraat olmadıktan sonra, başkan olmak kabiliyet ister , beceri ister, toparlayıcı olmak ister; hoş görülü kişilerin sevebileceği, sayacagı saygı duyacagı kişileri görmek ister.! Sözüm sana Mehmet Özcan kardeşimiz ,senin orda yetkin ne? görevin ne.? Bakıyorum ,takip ediyorum her akşam radyodasın. Senin görevin bayanları toplayıp reklamı yapmak Yoksa senin görevin radyoyumu denetlemek! Veya gelenleri engelemekmi yoksa dernegin gelirini giderini mi denetlemekmi.? Eger dernek diyorsan elinizde neler var ne yaparsınız bir açıklık getirin bir örnekle bizleri oraya teşviki mesaile katılımımızı saglayın yok biz istemiyoıruz diyorsanız bilemem reklam için sana görüntü yoladım nedemek diyordun hani paramla yayınlatacagım neden vermesiniz galiba gelir gideriniz fazlaki yetiştiremiyorsunuz Site ''dernegin'galiba kaç paraya kurdunuz masırafsız kurulmuş site var idi ben seve seve devir ederdim site baskanı babası yöneten ogul olmaz diye düşünürüm senin işin orda ney bir açıklık getirirsen sevinirim.' Bir bakıyorum: Sitenin yetkisi başkanınızda, görevi oğlunda. Benim bildigim, anladıgım; başkan böyle şeylere karışmaz denetler, yanlış olursa müdale eder.! Bunu dernegin muhasebesini tutan insan:siteyle ilgilenir, düzenlemeler yapar.Eğer bu site köyün adına satıldıysa ki öyle o zaman elini çekmelisin . Benim eleştirim kimseyi incitmek değil, kimseyi aşağılamak da değil. Ama herkes görevini bilmeli. Bir yetkim de yok, üye de değilim. Ama bir Kabakini'li olarak da eleştirmem benim dogal hakkımdır.ki bu köyede enaz sizin kadar benimde yaşadıgım topraklar birlik beraberlikten bahsigeçer ama nerde bizlere örnek alacak seyler yaparda bizleri oraya taşımalısınız yoksa birierini karalamakla kirletemezsiniz aksine kirlenirsiniz umarım bunu en kısa zamanda düzeltirsiniz. Saygılarımla. 
Hüsnü ATASEVER


ÖZGÜR DAVRANIŞ 
Sayın arkadaşlar sizleri bir konuda dikkatlerinizi buraya çevirmenizi istiyorum, bir zamanlar site sahibi idi hadi mesajları kafasına göre yayınlıyor yayınlamıyordu ok Ama zattın kendisinin de beyan ettiği gibi kaça sattığını kaça verdiğini siteyi kabakini derneğine acıklamıyor ama aynı zihniyet aynı davranışlar sergileyen bu arkadaşımız; Kendini ulaşılmaz mı sanıyor. Astığım astık kestiğim kestik anlamında demecler veriyor hemi satarım hemi yönetirim, bunlar bana köle mahkum tavırlarını halen elinden bırakmıyor bulmuş kendi gibi de bir kac yandaş mı desem dalkavukluk yapan mı desem siz nasıl algılıyorsanız öyle olsun.Bazılarında sözü geçmiyor ve ya sözü geçsede dinletemiyorlar.Birinin elinde sopa birinin elinde maşa misali yoksa uzaktan kumandalı ile mi çalıştırılıyor. Bu site kabakini derneği adına acılmış bir site ise burada üye olan da fikrini yazar üye olmayan da fikrini yazar sana aydat ödemek Mecburiyeti yok , vede senin gibi düşünenler köle değil bu insanlar!!! önçe kendinizi bir sorgulayın!!! Biz neden bu kadar eleştiriliyoruz diye, Güya köy derneği kurmuşunuz hayırlı olsun da kurdunuz kuralı ne gibi bir faaliyet de bulundunuz kinin yararına ne yaptınız köyümüzde bir kaç tane çenaze oldu.! İsimlerini zikir etmek istemiyorum bunların hangisinde ne gibi bir katkınız oldu boşa havan dövmeyin iki yüzlülük riakarlıgı yapmayın iciniz ne ise dışınız da o olsun atalar ne demiş el elin aynasıdır Önce kendi zihniyetinizi deyiştirin ki başkalarında kusur aramayın… Saygılarımla site yöneticisi. 
Hüsnü ATASEVER


  •    Dost
  • Aklın bağlamadığı dostluğu, akılsızlık kolayca çözebilir. Shakespeare
  • Ayıpsız dost arayan, dostsuz kalır. Mevlana
  • Başkalarıyla ilgilenirsen, iki ay içinde birçok dostlar kazanabilirsin, başkalarının seninle ilgilenmesini beklersen iki yılda bile tek dost kazanamazsınız.D. Carnegie
  • Bin kişinin dostluğuna, bir kişinin düşmanlığını satın alma. Hasan-ı Basri
  • Bir düşman çoktur, fakat bin dost az. Asaf
  • Birçok arkadaşlarımız olabilir, ancak dostlarımız azdır. Herrick Johnson
  • De ki: Gökleri ve yeri yoktan var eden,yedirdiği halde yedirilmeyen Allah'tan başkasını mı dost edineceğim! Enam Suresi :14
  • Dost kötü günde belli olur, İyi günde binlercesi bulunur. Feridun Muhammed Atar
  • Dostluğun kolları birbirimizi dünyanın bir ucundan bir ucuna kucaklayabilecek kadar uzundur. Montaigne
  • Dostluk iyi kimseler arasında çarçabuk temelleşir, güçlükle yıkılır. Beydeba
  • Dostlukların çoğu dostluktan, sofuların çoğu sofluktan adamı iğrendirirler. La Rochefoucauld
  • Düşmanının düşmanı düşman kaldıkça dosttur, düşmanın dostu dost kaldıkça düşmandır. Bediüzzaman
  • Ey iman edenler! Eğer benim yolumda savaşmak ve rızamı kazanmak içinçıkmışsanız, benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanlara sevgi göstererek,  gizli muhabbet besleyerek onları dost edinmeyin. Mumtehine Suresi :1
  • Ömrünü seyahatle geçirenler, birçok otelci bulur, ama dostluk kuramaz. Seneca
  • Sizin için Allah'tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı vardır. Bakara Suresi :107
  • Yalnız kendi nefsini düşünerek dost arayan, hizmetçi arıyor demektir. Cenap Şehabettin
  • Yastık diye başını ateşe dayayan, yatak diye yılanların üzerine yatan bir adam, emniyet ettiği bir dostundan, düşmanlık sezen bir adamdan daha rahat uyur. Beydeba


     

  •          Doğruluk
  • Acı da olsa, doğruları söyleyiniz. Hadis-i Şerif
  • Birisi size. "Dürüst insan diye bir şey yoktur" derse, o kimsenin bir düzenbaz olduğuna inanın. George Berkeley
  • Budur benim hayatta beğendiğim meslek, sözün odun gibi olsun doğrun tek. M.Akif Ersoy
  • Cümleler doğrudur sen doğru isen, Doğruluk bulunmaz sen eğri  isen. Yunus Emre
  • Doğru olan şeyi görmek, fakat bunu yapmamak cesaretsizliktir. Konfiçyus
  • Doğruluk, hertürlü şartlar altında meyva verir. Schiller
  • Doğruları korumaktan korkmayınız. Atatürk
  • Doğruluğun en güzel meyvesi ruh sükunudur. Epikuros
  • Doğruluk sonsuzluğun güneşidir, nasıl olsa doğar. Wendel Philips
  • Eğri olanın gölgeside eğridir. Hz.Ali r.a.
  • Gerçek başarıların en geçerli yolu druluktur. Moge
  • Hiçbir miras, doğruluk kadar zengin değildir. Shakeaspeare
  • İste bu Kitap, Allah'ın doğruluk rehberidir, onunla istediğini doğru yola eriştirir. Zümer Suresi/23
  • "Rabbimiz Allah'tır" deyip  sonra da dosdoğru yaşayanlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.  Ahkaf Suresi/13
  • Rabbinin sözü, doğruluk ve adaletle tamamlandı. O'nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. Enam Suresi / 115
  • Söylenen sözlerin doğruluğu, yapılan işlerin yanlışlığını düzeltmez. Mehmet Ağar
  • Yanlış, sonsuz şekillere girebilir, doğru ise yalnız bir türlü olabilir. J.J.Rousseau
  • Yanlışlık fare deliğinden geçer, doğruluk kapılardan sığmaz. Bernard Shaw

     


     

    ŞEHİTLERİMİZİN ANISINA

    Şehit; Allah yolunda, din, vatan ve namus gibi kutsal değerleri uğrunda ölen; ruhunu Allah’a bedenini toprağa sunan, bir gül bahçesine girercesine şu kara toprağa giren eli öpülesi bir kahramandır.

    İnanç kültürümüzde özel bir yeri ve yüce bir değeri olan şehitlik, yüce dinimizin önemsediği ve teşvik ettiği bir rütbedir. İnsan çalışarak pek çok rütbe ve unvan elde edebilir. Bu rütbelerin başında hiç şüphe yok ki, şehitlik ve gazilik gelir. Çünkü bu rütbeler hayat karşılığında elde edilir ve inançla kazanılır. Hakkın Ve halkın nezdinde şahadet mertebesine yükselmek, büyük bir mazhariyettir. Kur’an-ı Kerim’de Allah şehitler hakkında şöyle buyurur;
    “Allah yolunda öldürülenlere (şehitlere) ölüler demeyin. Bilakis onlar diridirler. Lakin siz onu anlayamazsınız.” (Bakara, 154)

    Bizzat Peygamberimiz, bir defa değil birkaç defa şehit olmayı istemiş ve şöyle buyurmuştur: "Ruhumu kudret elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, Allah yolunda savaşıp öldürülmemi, sonra tekrar dirilip savaşarak tekrar öldürülmemi, yine dirilip savaşta öldürülmemi arzu ederim."

    Değerli okuyucularım; şehitlik olmadan vatan olmaz. Vatan bir toprak parçasıdır, ama her toprak parçası vatan değildir. Vatan, uğruna şehit olunan, can verilen kan dökülen, kanla canla bedeli ödenen toprak parçasıdır.

    "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır,
    Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır." diyen şairin sözü çok anlamlıdır.
    Vatan insan için, özellikle bir millet için mutlak gereklidir. Çünkü din, namus, şeref ve bağımsızlık gibi kutsal değerler ancak vatan sayesinde, hür ve özgürce korunur ve yaşanır. Bu sebepledir ki atalarımız bu vatan için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamış, kanlarını akıtarak onu düşmana teslim etmemiş; uğruna ölmeyi şeref bilmiş ve severek isteyerek şehit olmuşlardır. Yavrusu şehit olan analar, oğlu şehit olan babalar “Vatan sağ olsun” diyerek evlatlarının şahadetiyle teselli bulmuşlardır.

    Anadolu insanı için çok büyük bir anlam ifade eden Şehitlik ve Gazilik, bu milletin var oluş sebebidir. Bu nedenledir ki, yavrusunu askere gönderen analar: “Haydı oğlum haydi git, Ya gazi ol ya şehit” diyerek uğurlamış, giden vatan evladı ise anasına siperden mektup yazarak:

    “Allah’a dua et düşman tırpanı
    Devlet ağacını yolmasın anne!
    Altında dökülsün oğlunun kanı,
    Bayrağın gül rengi solmasın anne!

    Üzülme boş gelse de posta tatarı,
    Yarın akın var siperden dışarı,
    Kadere razı ol uzayan yolları,
    Bekleyen gözlerin dolmasın anne!” diyerek,

    Allah’a olan bağlılığını, devletine olan saygısını ifade etmiş, vatan için, bayrak için ölmeyi şeref bilmiş, yolunu bekleyen anasını şehide yaraşır bir eda, onur ve vakarla teselli etmiştir.

    Bu inanç ve anlayışın sahibi olan Mehmetçiğin, dün olduğu gibi bugünde, büyük bir azimle, kar ve buz üstünde her türlü iklim ve doğa şatlarına rağmen, devletimizin varlığı, milletimizin huzuru, vatanımızın bütünlüğü için neler yapabileceğini kelimelerle anlatmanın mümkün olmadığını düşünüyorum. Bununla beraber dedesinin çok zor şartlarda kazandığı bu vatanı, torununun da bütün zorluklara rağmen koruyacağına yürekten inanıyorum.

    Bu vesileyle üzerinde yaşadığımız Anadolu toprağını bizlere değişmez vatan yapanları, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşlarını, Çanakkale, Sakarya, Dumlupınar’da, Sarıkamış’ta şahlananları rahmetle minnetle anıyorum. Din ve devlet için, vatan ve millet için, ay yıldızlı bayrak, canımızdan aziz bildiğimiz bu toprak için, milletimizin birlik ve dirlik içinde yaşaması, huzurlu ve mutlu olması için, ruhunu Allah’a, bedenini toprağa sunan aziz şehitlerimizi minnetle, şükranla anıyor, Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret diliyorum.

    “Ey şehit oğlu şehit isteme benden makber,
    Sana avucunu açmış duruyor Peygamber”
    Cümlesinin ruhları şad, mekânları cennet olsun.

    Abdurrahman KOÇAK
    Bornova Müftüsü 

    Alıntı:Hüsnü ATASEVER

     


     

                                                                                    ŞEHİTLER ANISINA

    Vatan için kara toprağa giren
    Dağ taş demeden göreve giden
    Bayrağı, milleti temsil eden
    Makamın cennet olsun şehidim

    Bayrağımın rengi senin kanından
    Vatan için geçmiş tatlı canından
    Evliya'ya eşit o makamından
    Makamın cennet olsun şehidim

    Bayrağa sarılı tabutun gelir
    Sevdiklerin seninle birlikte ölür
    Cenazende senle yüzbinler yürür
    Makamın cennet olsun şehidim

    Hangi asker senin gibi şerefli
    Kükrer sığmaz kabına aslan yürekli
    Düşmanlar kıskanır seni sürekli
    Makamın cennet olsun şehidim

    Sen şehit torunu alnın ak, yüzün pak
    Sana sıra gelirse mezarından ayağa kalk
    Nöbet sana yakışır şerefli asker
    Makamın cennet olsun şehidim.

    Nurcan ARSLAN / ŞAİR-YAZAR Alıntı:Hüsnü ATASEVER

     


     

                  

                        ÇANAKKALE İÇİN NELER DEDİLER

     Çanakkale Savaşı İçin Neler dediler Tarihte Bugün : 18 Mart “Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur.” M. Kemal ATATÜRK . “Harpte iki meş’um (uğursuz) şey vardır. Bunlardan biri taş duvara körükörüne yüklenmek, diğeri kuvvetleri birtakım ayrı ve bağlantısız harekata dağıtıp körletmektir. Biz bu iki ahmaklığı yapmanın tehlikesiyle karşı karşıyayız.” İngiliz Başbakanı Asquith . “Ordunun yardımı olmaksızın Filo’nun başarı sağlayabileceği ümidine kapılmıştım; fakat şimdi bu işte müşterek bir harekatın zorunlu olduğunu anlıyorum.” Churchill . "Türkler, Çanakkale’yi zorlayan çağının en ileri tekniğine sahip güçler karşısına adeta bir kale gibi dikilmişlerdir.” Churchill . “... Bu Türk kıtaatının cesaret, ****net ve se’bat cihetiyle takdir ve senaya liyakatı, her şüphenin fevkinde bulunmuştur. Donanmasının ateşiyle de, en müessir surette muavenet gören pek cesur bir düşmamn taarruzlarına karşı sayısız muharebelerde bu kıtaat mevkilerini muhafaza etmişlerdir.” [439] Alman Generali Liman von Sanders . “Avrupa’da hizbir asker yoktur ki, bu ifadenin altını çiziyorum, Türklierle mukayese edilebilsin. Almanların müdafaada gayet iyi oldukları kabul olunabilir. Fakat siperlerde onlar dahi Türklerle kıyas edilemez. Misal olarak Gelibolu’yu zikretmek isterim. Orada bizim gemi ateşlerimizle büyük zayiata uğrayan kıtalar, Türk olmasalardı. Yerlerinde kalamaz ve derhal değiştirilirlerdi. Halbuki, Türkler, bütün muharebe müddetince yerlerinde kaldılar.” General Tawshend . “Çanakkale Seferi, Türk milletinin eski kudret ve kuvvetini muhafaza ettiğini, can çekişen bir imparatorluk içinde kahraman bir milletin varlığını meydana koydu.” General Fahri BELEN . “Müttefiklerin gayreti kalmamıştır. Türkiye insan menbalarını (kaynaklarını) sarf ederek bitab (bitkin) kalmış, müttefikler, hissolunur derecede zayıflamamışlardır. Fakat Çanakkale Muharebesi’nin Rusya’nın akibeti ve Balkanlar’daki tesiriyle Türkler müteselli olabilirler.” Larşer . “... Türk askerinin savaş ve dövüş hususunda haiz bulunduğu evsafın bidayette layikiyle takdir edilmemiş olması, Ingilizler için felaket olmuştur.... Türk askerinin ne yaman muharip olduğunu, Ingilizler kendileriyle dövüştükten sonra bittecrübe anlamışlardır.” Ingiliz Generali Oglander . “Yenilmez Ingiliz donanmasının uğradığı akibetten komutanlar değil, strateji kurallarını ihmal eden devlet adamları sorumludur. Boğazlar ve Trakya bölgesinde altı Türk kolordusu varken, donanmayı tahkim edilmiş bir Boğaz’dan geçirmek ve Boğaz kıyıları işgal edilmeden beş tümenlik bir kuvvei seferiyeyi Istanbul’a getirmek planının şansı çok azdı.” General Fahri BELEN . “Çanakkale Savaşları, Avusturalya ordusunun gelişimine birçok etkide bulunmuştur. İlk olarak Avusturalya ordusu kuvvetlerinin bir yabancı tarafından değil, bir Avusturalyalı subay tarafından idare edilmesini temin edecek bir uygulamaya başlanmıştır. Ve Çanakkale olayları, bu uygulamayı başlattı.” Avustralyalı Yarbay D. M. HORNER . “Çanakkale Savaşları, savaşa İngiliz bayrağı altında katılan Yeni Zelanda’nın uluslaşma sürecine çok önemli katkılarda bulunmuştur. 1915’te Yeni Zelandalılar, kimliklerini İngiliz İmparatorluğu içerisinde tanımlamaktaydılar ve bağımsızlık kazanmak gibi istekleri yoktu.” Yeni Zelandalı Prof. Dr. J. PHİLLIPS . “Çanakkale Savaşları, modern savaş tarihinde birleşik kara ve deniz savaşlarımn başlangıcı ve ilk örneğidir.” Japon Prof. Dr. Em. Krg. Hideo MIKI . “Avrupa diplomasisinin çıkmazlarında ihtiyatla yolunu arayan ve Avrupa devletleri’nin birbirine düşmüş meclislerinde kendi lehinde fırsatlar kollamaya çalışan ürkek ve tereddütler içindeki Osmanlı, artık yerini, dimdik adeta mağrur ve kendine güvenen, kendi hayatını yaşamaya azmetmiş, Hristiyan düşmanlarına tam bir istihfafla bakan şahsiyete bırakmıştı.” Alan Moorhead . “Çanakkale Boğazı’ndaki Türkler ve Almanlar da 18 Martı aralıksız takip eden sessiz günler, şaşkınlık ve sonra da, büyük bir sevinç uyandırdı. Moral, son derece yüksekti. Kaleler ve tabyalardaki hasar da kolaylıkla giderilmiş olmakla beraber, ağır bataryaların cephane durumu ciddiyetini koruyordu.” Robert Rhodes James . “Çanakkale Müharebelerinde Türk ordusunun başında daha başlangıçtan itibaren orayı, üç kez ve yalnız kendi inisiyatifiyle kurtarmış olan Türk Başbuğu (Atatürk) bulunmuş olsaydı, bu gün tarih, bir Çanakkale Savaşı yerine, karaya ayak basmasıyla beraber, akim kalan bir Çanakkale teşebbüsünden bahsederdi.” M. Şevki YAZMAN . “Çanakkale fecayi’ine (çok acıklı olaylarına) ait mesuliyetin, her iki taraftan hangisine ait ve raci olduğu keyfiyeti henüz tahakkuk edemediyse de, bahri hücumun (deniz hücumu) altında mündemiç (saklı) olan hakayik (gerçekler), o kadar basittir ki, bu hususta en müptedi (ilkel) olanlar bile bunu anlarlar. Biz en müşkülü’l-icra (yapılması zor) harekete tasaddi ettik (başladık) ve esas noktalara dair maluunatı sahiha (gerçek bilgiler) elde etmeden evvel mutadımız (adetimiz) olduğu üzere, düşmanı hakir (küçük) görerek, böyle bir külfetli işe sarıldık. Neticedeyse, herkesin kabul ve itiraf edeceği bir hezimete, mağlubiyete uğradık ki, bunun izin, hiçte şikayete hakkımız yoktur. 18 Martta mağlup olduk. Bu bapta tevile felana (başka anlam vermeye falan) hacet yoktur.” İngiliz Yazar Ellis Ashmit BARTLETT . “Çanakkale müdafaası, üç mucizeler muharebesidir Hali kurtardı; maziye hamaset ve azametini iade etti; vatanımızı bir vatanı ebedi yaptı.” Sami Paşazade Sezai Alıntı Hüsnü ATASEVER 

     

     

     


     

     

  •  
      Bugün 44847 ziyaretçikişi burdaydı!  
    sayfayı nasıl buldunuz
    lutefn ankete katılın
    cok guzel
    .....guzel
    ..yetersiz
    idare eder
    yorum yok
    Sonuclar

    KÖŞE YAZARLARI


    A.vahap özkaya
    24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN
    KÖŞE YAZARLARI


    Hüsnü atasever
    ÖZ ELEŞTİRİ


    Özgür atasever
    Hayat Hakkında


    ip-numaram.com IP adre

     


    

     
    Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol